Amerikan öykü yazarı Norman Maclean'in kendi gençliğini anlattığı hikayelerinden yola çıkılarak yazılan,baba-oğul eksenli,Amerika kırsalında (Montana) çekilen Robert Redford imzalı bir film Bizi Ayıran Nehir.Robert Redford 1980'de Ordinary People ile başladığı yönetmenlik serüvenine The Milagro Banfield War'la devam etmiş ve her iki filmde de iyi bir izlenim bırakmıştı.1992 yapımı olan Bizi Ayıran Nehir bu anlamda Redford'un yönetmenlik deneyiminin,iyi giden bir serinin üçüncü filmi olmuştur diyebiliriz.Zira 3. filminden sonra sürekli düşüş içinde olacaktır yönetmen Redford.Buna örnek olarak 2007'de çektiği Lion for Lambs'ı da gösterebiliriz.Anlaşılması zor,uzun ve sıkıcı bir filmdi.
Filmin Redford'un yönetmenliğinde "yükseliş devri"nin son filmi(şahsi fikrim) olarak durduğunu ,öte yandan Brad Pitt'in kariyerinde de ilk ciddi performans olduğunu belirtelim.Birden fazla meziyeti olan bir genç rolündeydi Pitt ve bu anlamda ilk kez bu kadar komplike bir rol aldığını söyleyebiliriz.Cesur,gözüpek,spora özellikle balıkçılığa inanılmaz yatkın aynı zamanda alkolik,kumarbaz tüm bunlara rağmen dikkat çeken bir gazeteci ve en önemlisi tüm asiliklerine,taşkınlıklarına karşı kendisine sempati duymaktan alıkoyamadığımız saf,çocuksu duruşu...Büyük ihtimalle bunların hepsini olmayı ilk kez deniyordu Pitt.
Tam olarak emin değilim ama filmin En İyi Görüntü Dalı'nda Oscar aldığını hatırlar gibiyim.Hoş,Oscar almamış olsa da görsel anlamda değerinden bir şey kaybetmiş sayılmaz.Gerçekten görüntüler enfes.ABD'nin Anadolu'su diyebileceğimiz Montana Eyaleti'nde geçen filmde,doğal güzellikler ekrana harika yansıtılmış.Film, Birinci Dünya Savaşı Öncesi Amerikası'nı anlatmış olmasıyla da dikkat çekiyor.Dinsel ögelerinde hiç aşırıya kaçmadan,yerinde kullanılmış olduğunu belirtelim.
NOT:Film sırf farklı tekniklerde alabalık avlamanın yöntemlerini görmek için bile izlenebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder