Pages

24.12.2009

Being There (Bir Yerde)


İngiliz komedi ustası Peter Sellers'ın muhteşem bir filmini sizlerle paylaşmak istiyorum. Hepimizin aklına Pembe Panter serisi ve absürd-komedi tarzında ki filmleriyle gelen büyük oyuncu, bu sefer bambaşka bir rol üstlenmiş. Filmde yine bir nebze absürdlük var ama yoğun dram ağı filmin genelinde kendini hissettiriyor. 1979 yapımı film, 1980'de ölen Peter Sellers'ın son bir kaç filminden biri. Bu filmdeki, oyunculuğu ile sadece komedi oyuncusu olmadığını tüm dünyaya göstermiş ve Oscar'a aday olmuştur ve birçok ödül kazanmıştır. Polonyalı yazar, Jerzy Kosinski'nin kitabından sinemaya aktarılan filmin, yönetmenliğini ise Hal Ashby üstlenmiştir. Baştan söylemek gerekir ise, filmin ilk 15-20dk.'sı inanılmaz sıkıcı başlıyor ama bu ilk dakkalara sabrederseniz, film daha sonra hızlanıyor ve boşuna beklemediğinizi anlıyor ve inanılmaz keyif alıyorsunuz.

Chance, kendini bildiğinden beri yaşlı bir adamın evinde bahçıvanlık yapmış ve bir kez bile olsun adımını dışarı atmamıştır. Bütün hayatı, yetiştirdiği bitkiler olan Chance, diğer vakitlerinde ise bol bol televizyon izlemektedir. Yaşlı adamın ölümünden sonra, avukatlara yaşlı adamla yaşadığına dair hiçbir kanıt sunamayan Chance, istemeden de olsa elinde bavulu yollara düşer. Okuması-yazması olmayan, kimliği dahil bulunmyana karakterin, sahip olduğu tek şey bavulu ve uzaktan kumandasıdır. Sokaklarda, yürürken Chance'in şansı bir şeilde döner ve çok zengin ve nüfuzlu bir eve misafir olur. Saflığı ve içten duruşu ile ev sakinleri ve dostlarının, tüm güvenini kazanan Chance'in adı zamanla bir efsana haline bile gelir ve traji-komik olaylar birbirini izler...

Peter Sellers'ın muteşem ötesi bu filmini herkese tavsiye ederim. Kişisel olarak Sellers benim favori komedyenim ama dram ağarlıklı bu filmde ki, oyunculuğu ile herkese, ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu göstermiştir. Senaryo, zaten ünlü Polonyalı yazarın kitabından uyarlanma. Her yönü ile bir başyapıt sayılabilir. İyi seyirler.

imdb puanı:8.0

1 yorum:

korkuluksuz köprü dedi ki...

Sellers'ın son filmi zannederek iyice bi hüzünlenerek izlemiştim (meğer sondan bi öncekiymiş), hüzünlüdür ama çok güzeldir.

Hayat bi bahçedir: "Bir bahçenin bakıma ve sevgiye ihtiyacı vardır. Ve bahçenize sevginizi verirseniz her şey büyür. Ama ilk önce bazı şeylerin solması gerekir. Bazı ağaçlar ölür."

Life is a state of mind'dır..